13 Kasım 2015 Cuma

YAŞAMAK İÇİN NEDEN ŞİLİ’Yİ SEÇTİM?

Takip edenler biliyor hikâyemi, 2014 sonu 5 yıldır çalıştığım işimden ayrılıp, Şubatta 2015 te Brezilyadan başlayan bir yolculuğa çıktım. Dönüş biletim yoktu. Planım çok belli değildi ama kafamda 9 ayda Colombia’ya kadar bir U çizip TR ye dönmek vardı. 

Hayat işte yolda ne yaşayacağımız ve ne kararlar alacağımız belli olmuyor!

Gezinin 4. Ayında Brezilya-Paraguay-Uruguay-Arjantin-Şili rotasını yapıp Şili’ye vardım. Santiago’yu gezerken “ben burada yaşarım ki” demiştim ama içimdeki gezgini de susturamadım ve Şili’yi gezmeye devam ettim ta ki Bolivya sınırı olan San Pedro de Atacamaya kadar…İşte orada öyle bir karar aldım ki bu karar beni Santiago’ya geri döndürdü. Peki neden Şili’de yaşamayı deneme kararı aldım. Yaşamayı denemek diyorum çünkü o zaman benim için bir olasılıktı burada yaşamak. Denemek istedim ve geri döndüm. İşte hikaye böyle...
Şimdi sevdiklerimden, arkadaşlarımdan,  ailemden çoook uzakta kurduğum hayatıma dair sebeplerimi sizler için sıraladım. Bu konu ile ilgili gerek blog üzerinden gerekse kişisel hesaplarımdan çok fazla soru geliyor. Elimden geldiğince cevap vermeye çalışıyorum ama benim tecrübem ve sebeplerim sadece kendi iş ve ilgi alanımla ilgili. Umarım bu tarz bir adım isteyenler ve cesaret edemeyenler için ilham olur J


1) “İŞİMİZ ENERJİ” : Güneş Enerjisi potansiyeli dünyadaki en yüksek olan yer Şili’nin kuzeyi ve bu alanda Dünyadaki en önemli projelerden bazıları 2015 itibari ile burada hayata geçmeye basladi ve bir mühendis olarak 5 yıla yakın tecrübemi kullanarak kendi alanımda iş bulabileceğim en mantıklı seçim Şili idi. (Diğer seçenekler Afrika ve Avustralya idi. Daha genciz oralara da giderizJ)




2) “OKUYOM BEN YA”: Daha fazla mobilize olmak icin akademik kariyer hep aklimdaydi ve mezun olduktan sonra iş hayatımın yanı sıra eğitimime de devam ettim ve yüksek lisansımı bitirdim. Sıra doktorada idi ve araştırmam sonucu Şiili’deki en iyi üniversitelerin doktora için istediği şartları sağlıyordum. Ayrıca yine güneş enerjisi ile ilgili güzel çalışmalar yapan hocalara bir email karşılığı ulaşabildim ve görüşebildim. Bizdeki gibi burnundan kıl aldıramayan tiplerle karşılaşmadım. Gayet odasında şortla rock müzik dinleyen hocalara rast geldim. Hell yeaaahh J



3) “BURS VAR DEDILER GELDIK”:Yabancı öğrenciler için şartlar biraz sıkı olsa da hem okulun parasını ödeyebileceğiniz (eğitim ne yazık ki ücretsiz değil!) hem de geçimizi sağlayacak parayı alabileceğiniz devlet bursları mevcut (Mühendislik doktorası yapacaklar için geçerli)


Foto: http://kisiselbasari.com


4) “İŞE BİSİKLETLE GİDEBİLMENİN DAYANILMAZ HAFİFLİĞİ”: Bir Avrupa şehri (Kopenhag, Amsterdam..) gibi olmasa da işe bisikletle gidebilme olasılığımın olması. 


Foto: www.bicicultura.cl

5) “SPOR ŞART”: Pazar günleri halk spor yapsın diye şehrin ana yolları trafiğe kapatılıp halka açılıyor. Bence bu da Santiagoda yasamak icin guzel bir sebep :)



6) “SANATSIZ ASLA!”: Tiyatro, sinema, konser, dans ve diğer kültürel alanlarda gayet tatmin edici olması. E neticede baskent!


www.barriolastarria.com


7) “HUZUR OLMADIKTAN SONRA NEYLEYIM DENIZI”: Tamam deniz yok fakat şehrin birçok yerinde milletin sevgilisi ya da çoluğu çocuğu ile yayıldığı bir sürü yemyeşil parklar bulunuyor.


8) “I COME FROM TURKEY”: Göçmen dostu bir ülke olması. Çalışma ve oturma izni konusunda Türkiye’den gelenler için “ulan bu niye bizim ülkemize yerleşiyor şimdi ananesinin annesinin göbek adına kadar araştıralım” deyip sorun çıkartmıyor.
Foto:http://rizetso.org.tr/


9) “ÖNEMLİ OLAN İÇGÜZELLİĞİ”: Fakat diğer Güney Amerika ülkelerine göre ekonomisi daha iyi durumda.


Foto:http://financialred.cl/


10) “GÜVENLİK”: Bu kıtadaki diğer başkentlerle karşılaştırıldığında Santiago’nun daha güvenli bir başkent olması

Foto:test.rnunezmorales.cl

11) “HER CUMA ASADO” :Fırsat buldukları her anda bizim mangal gibi Şilililerin ise Asado, Barbekü keyfi var. Et yemediğim için yemek anlamında bir şey ifade etmiyor ama sosyalleşmek için güzel fırsat ;)






12) “UZUN İNCE BİR ÜLKEDEYİM”: Boydan boya uzanan coğrafi konumu ile Güney Amerika’daki diğer ülkeleri keşfetmek için muhteşem bir durak olması.


Foto:https://www.facebook.com/EgoStupriAmoreMaps/photos/a.725151950861889.1073741828.660513290659089/992901027420312/?type=3&permPage=1


13) “HAVA NASIL ORALARDA ÜŞÜYOR MUSUN?”: İklimi tropik iklim gibi her daim kavurucu sıcak değil. Kar yağması dışında İstanbul’a çok benzer bir iklimi var yani 4 mevsim yaşanıyor.


www.realidadecero.com

14) “ASLOLAN İNSAN”: İnsanları son derece iyimser, olumlu ve arkadaş canlısı.



lalegal.cl

15) “AİLE KAVRAMI”: Aile kültürleri bize çok benziyor. Özellikle anneler ve babalar J Tanıştığım her arkadaşım evine davet ediyor ve anneler yedirip içirmek, evimde gibi hissettirmek için ellerinden geleni yapıyor.

16) “DAĞLAR DAĞLAAARRR”: Hafta sonu ya da tatil günlerinde ister kamplı ister günübirlik gidebilir cennet trekking rotalarına çok yakın olması.




17) “RAKIYI DA ŞARABA KATALIM MI “: Çok güzel şaraplarının olması :)


http://www.chilebusinessguide.com/


18) “AH PEYNIR AH”: Kuru nane, peynir ve yoğurt dışında Türkiye’de bulunan sebze meyve baklagiller aklınıza gelecek her şeyi bulabilecek pazarların olması

19) “NEE YINE MI TATIL?”:Kısa kısa fakat çok sık tatillerin olması. Böylece hafta sonu ile birleştirilip bir yerlere kaçılabiliyor.

Bunun dışında TR’ye göre pahalı olması,  doğal afetler yönünden çok aktif olması, bambaşka bir kültür olması, hırsızlığın yaygın olması, dilin İspanyolca olması fakat Şiliye özel kelimeler kullanıyor olmaları, İngilizce bilen sayısının az olması, Santiago’nun And dağları ile çevrili olması sebebi ile şehrin havasının sirküle olamamasından kaynaklı hava kirliliği olması gibi konular da Şili de yaşamanın dezavantajları diyebiliriz.

Her şeye rağmen bir süre Şili’ye demir atmış durumdayım. Hepimiz aynı yolları yürüyoruz ama hikâyelerimiz birbirinden çok farklı! 

Herkesin bir ülkeye ya da şehre yerleşme sebepleri benimkilerden çok farklı olabilir. O yüzden bu tarz radikal adımlar atarken kendi özel şartlarımızı değerlendirmemiz gerekiyor. Son olarak şartlarından memnun değilsen ve bir şeyleri bırakacağını düşündüğünde bundan daha kötü ne olabilir ki diyorsan yerini değiştir ağaç değilsin :)


19 Temmuz 2015 Pazar

Neden Guney Amerika Gezimde Silide bu kadar uzun kaldim? Why i am staying in Chile so long during my South America trip?


(TR)

Sili/Santiago dan merhabalar! Uzun zamandir paylasim yapmama sebebimi merak edip mesaj atanlar icin bir aciklama yapma geregi duydum :) Subat ayinda basladigim Guney Amerika maceram Siliye gelince biraz duraksadi. Brezilya, Paraguay, Uruguay, Arjantin, Sili derken kuzeye dogru cikmakti niyetim. Sili nin kuzeyine yani San Pedro de Atacamaya kadar gittim fakat Bolivyaya gecmeden hem Santiagodaki kendi alanimla ilgili is ve phd (doktora) olanaklarini arastirmak icin hem de “Santiagoda yasamak nasil olur?” sorusunun cevabini ogrenip yola devam etmek adina Santiagoda bir sure vakit gecirmeye karar verdim. Toplamda tam 5.5 aydir Guney Amerikada ve 2 aydir da Santiagodayim. Amacim geziyi Colombia ya kadar tamamlayip TR ye donmekti ama yolda fikrim degisti. Sali gunu (21.07.2015) TURKIYE ye (Istanbula) geliyorum, ailem ve arkadaslarimla bir kac hafta ozlem giderdikten sonra Santiagoya geri donecegim ;) Santiagoya geri donme sebebimle ilgili arastirmalarim sonuc verirse artik Santiagoda bir kapiniz olacak ;) Fakat aradigim cevaplari bulamazsam Bolivyadan yola devam edecegim. Yolun ne getirecegi belli olmuyor… Bakalim neler olacak? Yasayip gorecegiz… Istanbulda gorusmek uzere :) Bu arada karpuz-kavun cikti dimi hahahaha

(ENG)

Hello from Santiago/Chile! I have not shared any post about my trip for a long time. I have some excuse for that and i would like to explain :) I started my South America trip in February and i traveled Brazil, Paraguay, Uruguay, Argantine, Chile. When i came to Santiago, i decided to stay more here to search job and phd opportunities in Santiago. I have been traveling in South America for 5,5 months and i have been living in Santigo for 2 months. My plan was to go to the north and to continue until Colombia but sometimes the plans are changed on the way. Therefore,  on Tuesday (21.07.2015) i am going to ISTANBUL/TURKEY to see my family and friends. I will be in Istanbul for a while and i will come back to Santiago in August to continue my search on studying. If i find some phd study in Santiago, you will have a place in Santiago to visit and stay ;) But if i dont find any suitable study, i will continue my trip to Bolivia. We will see… ;) See you in Istanbul :)

6 Şubat 2015 Cuma

Güney Amerika'ya Gidiyorum Dostlaaarrr :D

Güney Amerika yolculuğuna çıkacağımı haberdar ettiğim yakınlarım ve arkadaşlarımla enteresan dialoglar yaşadık. Çoğunluk desteklerken, şaşırıp komik tepkiler verenler de olmadı değil :D 

Hatıra kalması açısından işte size bir kaç dialog: 

beyin_gocu_yigit_ozgur karikatür


Ben: Yas ben şu anda Güney Amerika’ya gitmek için tek yöne bilet bakıyorum. Gidiyim mi sence?
Yasemen (ablam):  Ne zaman gideceksin?
Ben: 8 Şubat (Onay butonuna basmadan az önce)
Yasemen: Hesabını yaptın mı?
Ben: Eh işte ortalama bişiy (yapmadım). Ne diyorsun alıyım mı?
Yasemen: Sen zaten gideceksen gidersin ;)
Ben: Aldım o zaman J
Yasemen: İyi hadi hayırlısı. Çocuğumun hasretinden tutuşup 2 ayda dönersin inşallah :D (Çok sevdiğim yeğenim Can’dan bahsediyor)
Ben: Yaa öyle demeeee......


Ben: Furki ben Güney Amerika’ya gidiyorum
Furkan (Benden 12 yaş küçük kardeşim): Vaayy süpersin. Ne kadar sürecek? (sarılıyor)
Ben: Yani tam bilmiyorum tek yöne aldım bileti
Furki: Çok iyi ya senin yerinde olmak isterdim (kendisi 17 yaşında ve öss ye hazırlanıyor)
Ben: Yaa olm sen daha güzel geziler yaparsın 18i geç de J


Ben: Anneeee
Annem: Efendim Yeliz
Ben: Anneee şeyy eeee ben bilet aldım
Annem: Yine nereye?
Ben: Ben Güney Amerika’ya gidiyorum.
Annem: ….. (Gözlerinden ışın çıktığına şahit oluğum an J )



Ben: Cem ben bilet aldım gidiyorum
Cem (eniştem): Aa evet Yasemen söyledi gidiyormuşsun. Ne zaman yolculuk?
Ben: 8 Şubatta
Cem: Plan yaptın mı nereye gideceksin tam olarak?
Ben: Güney Amerika
Cem: Kuzeye çıkmayacak mısın?
Ben: Newyork’u gördük yeter o kadar kuzey J
Cem: Yine mi sırtında çanta ve 3. Dünya ülkeleri, git Miami de falan güzel bir tatil yap be Yeliz J (Herkesin tatil-gezi anlayışı farklı ;))



Ben: Hala ben Güney Amerika’ya gitmeye karar verdim
Halam: Süper iyi yapmışsın git bence de (Hep destek tam destek ;))
Ben: Yuppi :D :D :D



Ben: Anane ben Brezilya’ya gidiyorum.
Anneannem: İyi çocum gez aferin gelince de ümreye gideriz beraber (2016 gezi planı hazır J)
Ben: Hahahahhaha (İkimiz birden gülmeye başladık J)



Nurti: Yelo ya yola çıkış yazını okudum. Biraz içim burkuldu. Git gitme demiyorum ama yine gel tamam mı?
Ben: “Gez  gezme demiyorum  ama hobi olarak gez”  diyorsun :D
Havva: Yeliz bak öyle tek yöne biletle falan olmaz bu işler!
Ben: J J J



Ben (İşten ayrıldıktan sonra kuzenimle konuşurken): ……ya bakarsın yola çıkarım birkaç ay gezer takılırım, biliyorsun belli olmaz bana.
Kuzenimin eşi (içerdeki odadan uçarak gelir): Yeliz millet dünya evine giriyor sen hala dünyayı gezicem diyorsun J
Ben: Puhahahahhaaa



Ben: Gençler ben 8 Şubatta yolcuyum, gitmeden bi göreyim sizi :)
Ender: Sanki ölüme gidiyor son kez görecek (kıskanıyor da çaktırmıyor)
Gökhan: Bilmem kaçıncı gezgin buluşması yapalım (Adam girişimci sosyal ve organizatör)
Yeliz: Aaa ne güzel olur hem herkesi görmüş olurum gitmeden J
Ender: …… Biiiiipppppp (+18) 
Ben:………..
Gökhan:…………..
Ender: …… Biiiiipppppp (+18)
Ben:………..
Gökhan:…………..
Serhat: Koçsunuz 6 Şubatta görüşürük (bilmem kaçıncı gezgin buluşması 6 şubatta)



Ben: Gidiyoruuummm nihayet J
Müberra, Nilgün, Aysun, Nihal, Yurdagül, Selda: Ayy ne güzel biz de geliriz toplaşırız senin olduğun bir yerlerde J
Ben: Olur neden olmasın bir sonraki buluşmayı Şili’de yaparız J  hahahaha
Müberra: Peru’da kahvaltı Hahahahahahha
Ben : Hahahahhahahahaha
Müberra, Nilgün, Aysun, Nihal, Yurdagül, Selda: Ayy Yeliz oralarda düğün yapsan ona da geliriz. Hahahhahahhaha (Gezmek için sebep arıyorlar :D düğün, kahvaltı bahane J)



Ablam: Yeliz Güney Amerika’ya gidiyor
….. Teyze: Aaa çocum ne işin var orada
Ben: Gezmeye gidiyorum
….. Teyze: İyi yapıyorsun çocum gez gençken sonra gezemezsin.
Ben: Çok istiyordum şimdi fırsat buldum gideyim dedim
…. Teyze: Git git gelince de evlenirsin çoluk çocuğa karışırsın (Sanki askere gidiyorum :D)
Ablam ve ben: Hahahahhaha (kopuyoruz)



20 Ocak 2015 Salı

Samimi Bir Yola Çıkış Yazısı: Güney Amerika Beni Çağırıyor!

“Hayat; sen planlar yaparken başına gelen şeylerdir”. John Lennon



Benim de her insan gibi hayata dair çeşitli planlarım vardı. A planı, B planı, C planı vs…

İş vasıtası ile gezmemin yanı sıra fırsatını bulduğum her tatilde uzunlu kısalı geziler yapıyordum. Çoğu insan gibi haftanın 7 de 5 inde 09:00-18:00 saatleri arasında 9 saat çalışan, günde ortalama 6-7 saat uyuyan biri olarak; yaşamımın 3 te 1 inde mutlu olmak için 3 te 2 sini feda ediyordum. Çıktığım geziler izin alma süreme göre değişip maksimum 17 günü buluyordu (Ör: Bayramla birleştirilmiş Doğu Afrika gezisi). Yollarda tanıştığım gezginlerin gezme tarzlarını gördükçe artık daha fazla yer görmenin dışında gittiğim yerlerde daha fazla kalmak istediğimi fark ediyordum. 2013 sonunda şöyle bir karar almıştım: Çalışma hayatımdaki 5. yılım dolduğunda (ki bu da Haziran 2015 demekti) işten ayrılıp çalışmaya bir ara verecek ve de uzak yerlere gidecektim. Planlar bu yöndeydi…

Fakat ne demiş John Lennon “Hayat; sen planlar yaparken başına gelen şeylerdir”.

Kasım ayının sonlarına doğru işle ilgili sıkıntılar doğmaya başladı ve benimle birlikte birkaç mühendis arkadaşa tazminatlarımızı alıp ayrılabileceğimiz teklif edildi. Ben de o gün hiç düşünmeden kabul ettim. Aslında yaptığım planlar hiç de böyle değildi ve kafam biraz karışmıştı...Bu süre zarfında anneannem ve anneme yapmak için söz verdiğim bir takım işleri halletmem gerekiyordu, işsizdim, yeni iş bakmam gerekiyordu, planladığım gezi 2015 sonuna doğruydu fakat ben 2014 sonunda işten çıkmıştım ve bir türlü ne yapmam gerektiğine karar veremiyordum. Gezmeye karar versem de gezimin kaç ay süreceğine, hangi kıtada olacağına bile karar veremiyordum. Ta ki evde sıradan bir günde bilgisayar başında oturup uçak bileti bakana dek…

Çoğu gün ucuz uçak bileti bulup alma noktasına gelmeme rağmen elim bir türlü onaya gitmiyordu ve gezi planlarından vazgeçip iş aramalıyım diye kendimi zorluyordum. Fakat o gün enteresan bir şekilde biriktirdiğim millerimi kontrol ettim, uçak bileti saatini ve yerini iyice araştırdım ve  tak diye tek yöne aldım biletimi!

8 Şubat 2015 Pazar günü gidiş Sao Paulo olmak üzere Brezilya’ya uçuyorum. Bu tarih tesadüf değil! 13-18 Şubat arası Rio Festivali var ki ölmeden önce görmek istediğim festivallerden biridir.

İşte yola çıkış hikayem böyle…

Gezimin ne kadar süreceği ile ilgili bir karar vermedim, kendimi sınırlamıyorum, belki 10 gün sürer, belki 2 ay belki 6 ay, belki forever…Kim bilir? Canım ne zaman dönmek isterse, param ne zaman biterse ya da “yeter bu kadar, Türkiye’ye döneyim dinlenip Asya’ya giderim” (Asya daha ucuz ya o yüzden) diye düşündüğümde geri döneceğim belki de dönmeyeceğim. Aileme 1 ay takılıp gelirim dedim ama şişşşşt şimdilik aramızda kalsın lütfen :D

Şimdi yol hazırlıkları yapıyorum ve gezim süresince paylaşım yapacağım blogumu da düzenlemeye çalışıyorum. www.pekisimdinereye.com


Birkaç aydır yolda olan ve takip etmekten müthiş keyif aldığım birçok gezgin şu anda Güney Amerika da dolaşmaya devam ediyorlar. Belki yolda karşılaşırım onlarla da…

Sizden ricam bu macerada beni beğenilerinizle destekleyerek bana yol arkadaşlığı yapmanız :D


Umarım herkes bir gün hayallerindeki hayatı yaşama imkanı bulur :) 

Sevgi ve Saygılarımla...

26 Ağustos 2014 Salı

SAFARİ NEDİR, NE DEĞİLDİR?

Afrika’ya gitmişken yapılması gereken aktivitelerin başında Doğal Parklarda yapılan safariler yer alıyor.
Tanzanya-Kenya-Uganda ülkelerini gezerken biz de safari yapmaya karar verdik ve Tanzanya’nın Arusha kentine geçerek Serengeti National Park başta olmak üzere birkaç doğal parkta safari yapma fırsatı bulduk.
Gezi esnasında gelen birçok soruya cevap olması neticesinde safari ile ilgili bilinmesi gerekenleri sizler için bu yazıda toplamaya çalıştım: 
(Daha fazla fotoğraf için facebooktaki Safari Albümü'ne tıklamanızı tavsiye ederim)


-Afrika ülkelerinin birçoğunda doğal parklar mevcut. Bazı parklarda (örneğin; Tanzanya, Kenya) fil, aslan, kaplan gibi vahşi hayvanlar görülebileceği gibi örneğin Uganda’da gorilleri görmek için de safariye çıkılabilir.

-Kasım’dan Nisan’a kadar olan aylar yağışlı sezondur. Bu yağışlı mevsimde safari araçlarının doğal parklar içinde hareket alanı yağıştan daralmaktadır ve safariyi zorlu kılmaktadır. Bu sebeple Safari için en uygun mevsimin Mayıs sonundan Ekim başına kadar olan kurak sezon olduğu söylenmektedir.



-Safari’ye kendi başınıza gidememektesiniz. İlla kendim süreceğim diyorsanız bir jeep araç kiralamanızın yanı sıra bir de rehber kiralamak zorundasınız. Bir diğer seçenek ise; tur şirketlerinin sağladığı birkaç günlük her şey dâhil safari turlarına katılmanızdır. Bu safari turu; araç (jeep), safari rehberi (genelde soför), bir rehber asistanı (yemek, çadır kurulumuna yardımcı vs), kalınacak gün için sabah-öğle-akşam yemekleri ve doğal parklara giriş ücretini kapsamaktadır.


-Doğu Afrika’da safariye çıkılan en popüler ülkeler Tanzanya ve Kenya’dır. Bu ülkeler arasında büyük bir doğal park bulunmaktadır. Bu parkın bir kısmı Kenya içerisinde (Masai Mara National Park), büyük bir kısmı ise Tanzanya içerisinde (Serengeti National Park) kalmaktadır. Yağışlı mevsimde (Kasım-Nisan arası) Serengeti (Tanzanya)’de yaşayan hayvanlar, kurak sezon ile birlikte daha yeşil olan Masai Mara (Kenya) bölgesine göç etmektedirler. Bu göç Mayıs sonu başlamaktadır. Serengetide havaların soğuması ve yağış artışı ile birlikte Masai Mara’daki hayvanlar Ekim ortası tekrar Serengeti’ye göç etmektedirler. İşte büyük göç denilen zamanlar Mayıs’ta Serengeti’den Masai Mara’ya ya da Ekim’de Masai Mara’dan Serengeti’ye olan hayvan göçleridir. Küresel iklim değişikliği sebebi ile hayvanların bu geçişinin son senelerde farklılık gösterdiği de gözlemlenmektedir. Mayıs’tan önce ya da Ekimden önce göç ettiğine de rastlanmış.


-Her tür hayvan göç etmemektedir. Yani kurak sezonda gittiğinizde “ayy tüm hayvanlar göç etti hiç göremeyeceğim” diye üzülmeyin :) Temmuz-Ağustos aylarında da birçok hayvanı görebileceğinizi garanti edebilirim.

- “Big Five” denilen beş büyük hayvanı görürseniz çok şanslısınız. Bu beş büyük; fil, aslan, leopar, buffalo ve gergedan hayvanlarını kapsamaktadır. (Ben hepsini gördüm :D)



-Üzeri açılan 6-8 kişilik jeepler ile safariye çıkılmaktadır. Safari jeepini sizinle aynı turu yapmayı planlayan diğer katılımcılarla paylaşabileceğiniz gibi kendi şahsınıza özel olarak da kiralayabilirsiniz. (Paylaşımlı jeep kiralandığında fiyatın yarıya inmesini beklemeyin! 2-4 kişi seyahat etmek bence konfor açısından önemli.)



-Genellikle günlük ücreti 150-250$ şekilde safari turlar ayarlayabilirsiniz. (Örneğin biz 3 gece 4 gün, 3 doğal parkı içeren bir tur için kişi başı 750 $ ödedik)

-Hayvanları daha net görebilmek için mutlaka dürbün alınmalıdır.

-Araç dâhil her yeriniz toz toprak olacağından, tozu toprağı göstermeyen açık renkli, uzun kollu, ince giysiler alınmalıdır. (Krem rengi, gri vs..) Gecenin ve sabah erken saatlerin soğuk olduğunu hatırlayarak yanınıza polar gibi giysiler de almanızı öneririm.

-Geniş bir şapka almayı unutmayın!

-Güneş kremi ve sık kullandığınız ilaçları yanınıza almayı unutmayın. Özellikle toza karşı alerjisi olanlar bu öneriyi dikkat alın!



-Doğal yollardan geçtiğiniz ve çok fazla sarsıntıya maruz kalındığından mide bulantısı önleyici ilaçlar alınabilir.

-Sivrisinek kovucu ve böcek ısırdığında kullanılan koruyucu ilaçları yanınıza almayı unutmayın.

(Seyahat sağlığı için şu yazıma da göz atabilirsiniz: 
http://pekisimdinereye.blogspot.com.tr/2014/07/seyahat-sagligi.html)

-Kamp alanlarında güneş enerjisi kullanıldığından ve akşamları birçok kişi elektrikli aletlerini şarj etme durumunda olduğundan yanınızda harici şarj cihazı (Ben de 9000 mAh’lik vardı, yetmedi!) bulundurun. Ya da güneş enerjili bir şarj aleti bulundurun.



-Safariye çıkmadan önce birkaç gün size ulaşılamayacağı bilgisini ailenize ve sevdiklerinize mutlaka bildirin aksi takdirde başınıza bir şey geldiğinden şüphelenebilirler.

-Bence safariye çıktığınız birkaç günde yanınıza internete ulaşılabilecek hiçbir alet edevat almayın tamamen doğanın tadını çıkarın.

-Konaklamayı kamp alanlarındaki çadırlarda ya da bungalov tarzı yerlerde yapabilirsiniz. Biz Manyara, Serengeti ve Ngorongoro’da çadır kamplarda kalarak muhteşem bir deneyim yaşamış olduk. (Gece çadırın yanına su içmeye gelen fil ve zebrayı doğal karşılayın çünkü hayvanların evlerinde kaldığınızı unutmayın!)

-Konaklanılan kamp alanlarına akşam varıldığını ve sıcak su olmama ihtimaline karşı 3-4 gün duş almadan yaşayabileceğinizi aklınızda bulundurun. (Soğuk su ile duş alınabilir fakat su kaynağı da sınırlı olduğunu unutmayınız.)


-Safari esnasında kesinlikle hayvanlara yiyecek atmayınız! Onların vahşi ortamda olduğunu ve yiyeceklerini kendileri bulmaları gerektiğini unutmayınız!

-Turun size sağladığı öğle yemeklerini mutlaka jeep’in içinde ve üzeri kapalıyken yiyin. Çünkü bazı kuş türlerinin bu şekilde beslenmeye alıştırılarak yağışlı mevsimlerde açlıktan öldüğü tespit edilmiş.

-Belgeseldeki görüntülerin kolay çekildiğini düşünmeyin ve safarinin her anının belgesel tadında geçeceğini düşünmeyin. (Ben çok şanslıydım belgesel tadında 2 sahneye şahit oldum :D 1) Wildebeest yakalamış aslanın yavruları ile birlikte karnını doyurması 2) Zebra yakalayan sırtlanların paylaşım savaşı)



-Nadir hayvanları görmenin çok da kolay olmadığını ve sabır gerektirdiğini aklınızdan çıkarmayın!

-Bahşiş olayını sakın atlamayın çünkü çoğu safari rehberi çok az maaşlara bu işi yapmaktalar ve sizden günlük kişi başı en az 15$ olacak şekilde bahşiş beklemektedirler. Birkaç gün geçireceğiniz ve muhtemelen kanka olacağınız safari rehberlerinize karşı lütfen cimrilik yapmayın :D

-Sonuç olarak çok pimpirikli biri iseniz safariye gitmeyin :D

-Doğanın tadını çıkarmak ve bu maceraya ortak olmak istiyorsanız da safari yapmadan dönmeyin!


***Tanzanya safari esnasında rastladığım bazı tur şirketlerini de şu şekilde sıralayabilirim:

-Bobby tour
-It started in Africa
-Go 2 Africa
-Zara tour
-Leopard tour
-Savannah tour
-Klimanjaro tour